1 Ağustos 2015 Cumartesi

4. Gün - SARAYBOSNA

           Saraybosna, farklı kültürden insanların bir arada yaşayabilecekleri bir yer olarak gözümüze çarptı. Çarşıyı, bedestenleri, camileri gezerken insan tarihi yarım adayı geziyormuş hissine kapılabiliyor. Başçarşıdan ara sokaklara daldığınızda ise kendinizi At Pazarı'nda hissediyorsunuz. Hemen ilerideki Ferhadiye Caddesi ise bizim İstiklal Caddesi'ne benziyor yalnız daha küçüğü. Bütün bunların en güzel yanı ise hepsinin bir arada kümelenmiş olması.
          Bayram olduğu için bugün erken kalkıyoruz. Gazi Hüsrev Bey Camisi'nde namazımızı kılmaya karar veriyoruz. Burada dikkatimizi çeken şey ise bazı vatandaşların namazını ayakta kılması. Vardır bir bildikleri deyip sabahın tatlı esintisi ile beraber namazı kılıp camiden ayrılıyoruz. Caminin cadde tarafına bakan duvarının köşesinde bir çeşme var. İki musluklu olan çeşmenin sağından içersek Bosnalı biriyle evleniyormuşuz. Solundan içersek Bosna'da kalıyormuşuz. İlk olarak sağ musluktan suyumuzu içtikten sonra garanti olsun diye sol musluktakinden de içiyoruz. Benim ikinci gelişim bu şehre. İkisinde de sağlı sollu içtim :) İleride bir gelişme olursa yazıyı editlerim :)
          Kahvaltıyı yapmak için meydana geçiyoruz. Buregdzinica Sac ve Buregdzinica Bosna var. İkisi de harika. Bir gün birisinde bir gün de diğerinde yapabilirsiniz kahvaltınızı.
          Kahvaltıdan sonra Aliye İzzet Begoviç'in kabrine geçiyoruz. Kabrin sağından tepeye doğru bir yol ilerliyor. Oradan ufak bir tepeye varıyorsunuz. Tepede bir tek işletme var. Bir şeyler içerken şehri de gözlemleyebilirsiniz.
                                            
ŞEHİTLİK ve
ALİYE İZZET BEGOVİÇ KABRİSTANI 


TEPEDEN GÖRÜNÜM
          Öğlenki rotamız Vrelo Bosne oldu. Buraya gitmek için de iki alternatif mevcut. İlki taksi, 20-25 KM (1€ yaklaşık 2KM) istiyor taksiciler daha fazlasını vermeyin. Ikinci alternatifte ise 3 nolu tramvayı kullanmanız gerekecek. Meydandan Ilıca yönüne giden tramvaya binip son durağında ( Ilidza) inip, taksi ile geçebilirsiniz. Taksi ücreti 6KM tutuyor. Ilıca'da inip yürüyedebilirsiniz. 15-20 dakikanızı alır. Yalnız ne yapıp edin bu doğa harikası yeri görün.


                                                          

VRELO BOSNE

          Vrelo Bosne'den sonra Tünel'e gitmeye karar verdik. Tünel en azından bir kere görülmeyi hak ediyor. Sonuçta şu an Bosna Hersek diye bir ülke olmasının en büyük sebebi.
          Nasıl gidebiliriz diye Vrelo Bosne'nin girişindeki arkadaş ile konuştuk. Babası oradaymış. 35KM'ye bizi oradan Tünel'e götürdü ve biz Tünel'den çıkıncaya dek bekledi. Tünel'den çıktığımızda da hostele kadar bizi bıraktı. Tünel'e gitmek isteyenler çıkışta bir taksi ile anlaşıp bizimki gibi bir yolculuk yapabilirler.
                                                     

UMUT TÜNELİ

          Merkeze tekrar geldikten sonra şehir turu yapıyoruz. Bir çok cami, kilise, müze var. Hepsi bir arada olduğu için gezmesi kolay oluyor. Yine gezilecek yerler hakkında bilgiyi Tripadvisor'dan alabileceğiniz gibi Tourist Information'dan alabilirsiniz. Hem çok yardım severler hem de iyi ingilizce konuşuyorlar.
          Gezimizi tamamladıktan sonra ise akşam yemeğine geçtik. Akşam yemeği için hala Türkiye'den bir yer ararsanız Osmanlı Mutfağı sizin için tam biçilmiş kaftan. Hem merkezde olması hem Türk sahipleri ile rahatlıkla anlaşabilirsiniz. Burada kesinlikle mantıyı deneyin. Yemek olarak da osmanlı beyti alınabilir.
          Balkanların yerel lezzeti Cevapi için ise Cevabdzinica Zeljo veya Cevabdzinica Kastel'i tercih edebilirsiniz. Tabii cevapinin de çok abartılacak bir yeri yok bizim İnegöl Köfte gibi bir şey. Ekmeğin arasına koyup yanına da soğan getirip servis ediyorlar.
                                                        
CEVAPİ - MANTI
İSKENDER


OSMANLI BEYTİ

             Inat Kuca yani İnat Evi olarak adlandırılan, hemen nehrin kenarındaki bu mekana da kesinlikle gitmelisiniz. Evin güzel bir hikayesi var.
                                                             

         Yemekten sonra bir kafeye girdik. Garsondan tavsiye istediğimizde Magic Tea diye bir içecek önerdi. Hem soğuk hem sıcak seçeneği mevcut. Mayhoş bir tadı var bence denemelisiniz. İçeceklerimizi de içtikten sonra tekrar hostelimize geçip, günü bitiriyoruz.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder